7 Eylül 2010 Salı

Bono Tarihinde Hiç Sahnede Yuhalanmış mıdır?

Bono bundan 10 sene sonra bir kitap yazmaya kalkışsa, sahnede en kilitlendiği an olarak 06 Eylül 2010’u verebilir. Bilmiyorum her konserinde kendisini gezdiren insanlara teşekkür ediyor mu ama, Egemen Bağış’a teşekkürün ardından bitmek bilmeyen bir yuhalanmayla karşılaşmasının ardından, böyle bir adeti varsa, vazgeçebilir.

U2’nun Türkiye’de olma durumu ve hissettirdikleri bizler için bir ilkti. Ancak yuhalanma sebebiyle konuşmasına devam edemeyerek, “Tamam dostlar sakin olun, bir daha siyasi bir isim ağzıma almayacağım ” demek zorunda kalması da bence onun tarihinde bir ilkti.
Birçok kişinin kendisini artık Hazine Bonu’su olarak kabullendiği bu günlerde, siyasilere yakın hallerinden rahatsız olan sadece dış dünyada değil iç dünyada da pek çok insan olduğu dün gözlerle görüldü, kulaklarla duyuldu.
Ben açılışı Beautiful Day ile yapıp beni kırmadığı için sadece kendisine müteşekkirim. Sağ olsun, var olsun, Allah bugünümüzü aratmasın.

Müzik ve görsel dünyayla işi gücü olan herkesin kare kare fotoğraflaması gereken bir konserdi. Planlama, program, teknik alt yapı, görsel güç büyüleyiciydi. Bono’nun playback mi yapıyor acaba dedirten müzik CD’sinden birebir kopya sesi etkileyici, enerjisi dudak uçuklatıcıydı. Sevgilisinin, karısının, kocasının zoruyla gelen ahalinin iyi ki beni kandırmışsın da gelmişiz açıklamaları havalarda uçuşuyordu.

Bir ara cips kola özel almaya giderken, güvenlik görevlilerinden biri gelip istiyorsanız sizi sahnenin en önüne 50 papele sokarım dedi. Ben tabi ki atladım. Ancak ekibimizin aklıselim insanları "yok canım ne gerek var, sağ olun" dedi. Adam keyfiniz bilir diyerek arkasını dönüp gitti, ama ben adamın peşinden koşarak sırtına atlayıp durdurmak, bizimkilere de “iyice düşünün bak, olmadı geri döneriz” demek istedim. Olmadı olduramadım. Herkes yerinden memnundu. Ancak belki de Bono’nun elinden tutarak sahneye çıkardığı, kucağına yatıp şarkı söylediği ve sahnede dans ettiği kız ben olabilirdim! Hayat bana bir kere daha tokadı basmıştı.

Zülfü Livaneli’nin Bono’yla düeti, “Yiğidim Aslanım”ı söylemesi, One şarkısına giriş ve 360 derecelik sahne gözlerimi kapadıkça aklıma geliyor… Beni birçok kere hayallere daldıran, ve çıkartmayan Bono’nun “Beatles’ın en sevmediğim şarkısı İmagine’dır, çünkü boş hayallerden hiç hoşlanmam” açıklamasını hatırlamamla silkeleniyorum, yazımı yazmaya başlıyorum…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder